Emine UYSAL
Avukat Erdaş Erbilen, Yapılandırma Yasası’nın yürürlükte olduğunu, borçluların yapılandırma için bankalara başvurduğunu ancak bankaların yasayı uygulamadığını iddia etti.
Erbilen, “Köklü bir Faiz Yasası ve bunun yanında alacakların da daha kolay ve süratli tahsilini sağlayacak yeni bir yasaya ihtiyaç vardır. En büyük korkularımızdan biri de alacaklıların kanunsuz yolları kullanarak alacaklarının peşine düşmesidir ki bu da muhtemeldir. Onun için bu denge her zaman korunmalıdır” dedi.
Erbilen, Kıbrıs Türk Barolar Birliği’nden sonra Bankalar Birliği’nin de bu yasanın Anayasa’ya aykırı olduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurduğunu açıkladı.
Yapılandırma Yasası’na bakıldığında belirli maddelerinin Anayasa’ya aykırı olduğunun çok açık olduğunu belirten Erbilen, “Örneğin 13’üncü maddede daha önce verilmiş mahkeme hükümlerini yeniden yapılandırma müracaatı üzerine eski hükmü yerine getirilmiş sayıp tarafları yeni bir dava sürecine yönlendirir. Halbuki Anayasa’nın 136’ncı maddesi herhangi organ veya makamın mahkeme kararlarını değiştiremeyeceğini veya bunların yerine getirilmesinin geciktirilemeyeceğini amir kılar” şeklinde konuştu.
Erbilen, Barolar Birliği’nin bu yasanın hazırlanma sürecinde Anayasa’ya aykırılıklarını defalarca dile getirdiğine dikkat çektiğini belirterek, Baro ve Bankalar Birliği’nin de yeni önerilerde bulunduğunu ancak yasa koyucunun iradesini bu yönde kullandığını açıkladı.
Erbilen, “Şahsi kanaatim, geçici efektif olmayan ve en önemlisi yasanın uygulanmaması halinde yaptırımı olmayan bir yasa çıkarılmış oldu. Esas yapılması gereken köklü çözümdür. Bu da tüm alacaklı ve verecekli tarafların uzlaşı ile geçirilecek bir faiz yasasıyla mümkündür” dedi.

Erbilen: Bankalar köklü bir Faiz Yasası’na karşı çıkıyor
Erdaş Erbilen, bankaların elindeki hali hazırdaki mevduatlara kendilerinin ödediği faizi ileri sürerek, köklü bir Faiz Yasası’na karşı çıktıklarını anlattı.
Erbilen, şöyle devam etti:
“Bankaların haklı oldukları yönler de vardır, çünkü borcunu düzenli ödeyenler de söz konusudur. Taksitlerini düzenli ödeyenleri cezalandırmış, ödemeyenleri de ödüllendirmiş olunacağı iddiası vardır. Ama KKTC’deki bir dönem ekonomik koşullar ve fahiş faizler düşünüldüğünde eski borçlara bir faiz kısıtlaması getirilmesi de gerekir. Örneğin, 8 yıl önce bin TL borcu olan bir kişi eski dönemdeki faizlerle hesaplandığında 100 bin TL’nin üzerinde bir borçla karşı karşıya kalabilir. Yapılandırma Yasası gerekli miydi? Bence çok da gerekli değildi. Çünkü borcunu ödemek isteyenlere bankalar her halükarda bazen bu yasanın öngördüğünden daha fazla kolaylıklar sağlamaktaydı.”

“Yapılandırma Yasası kısa vadede çözüm getirdi”
Erdaş Erbilen, bir yıl önce geçen Yapılandırma Yasası’nda epeyi borçlunun bankalara müracaatı olduğunu belirterek, birçok kişiye yeniden yapılandırma yapıldığını ancak bunun çok kısa vadede bir çözüm olduğunu anlattı.
Erbilen, “O dönemde yeniden yapılandırma mazbataları ortadan kaldırdı. Ancak birçok borçlu da yapılandırma taksitlerini ödemedi veya ödeyemedi. Neticede bu yasa köklü çözüm getirmedi” dedi. “Bankalar müracaatları yürürlüğe koymuyor”
Avukat Erdaş Erbilen, Yapılandırma Yasası’nın yeni versiyonu altında borçluların bankalara müracaatta bulunduğu ancak bankaların yürürlüğe koymadığını iddia etti.
Erbilen, yasa koyucu tarafından alacaklının ve vereceklinin pozisyonlarının değerlendirilmesi ve dengenin bir taraf lehine bozulmaması gerektiğine dikkat çekerek, “Kısa vadeli çözümler sadece vereceklilere kısa vadeli rahatlama sağlar ancak yine çözüm getirmez dedi.

“Yapılandırma Yasası, devlet alacaklarına da uygulanmalıdır”
Erdaş Erbilen, kamu borçlularına yıllık yüzde 36’lara varan faiz uygulandığına dikkat çekerek, Yapılandırma Yasası’nın devlet alacaklarına da uygulanması gerektiğini gündeme getirdi.
Erbilen, ülkemizde ekonomik rahatlamanın ancak tüm alacak verecek ilişkilerini kapsayan bir Faiz Yasası’yla mümkün olduğunu dile getirdi.
Erbilen şöyle devam etti: “Çıkarılacak bu yasa da sadece ileriye dönük değil, eski borçlulara uygulanmalıdır. Kredi sağlayıcılarının bu yasayı uygulamamasının yaptırımı da olmamasından dolayı bu yasanın tamamen fuzuli bir yasa olduğunu ortaya koymaktadır.”

Kıbrıs Gazetesi