Bankalar aleyhine açılan tüketici davalarında 'bilirkişi' kaosu yaşanıyor. Bilirkişilik yapanların tamamı banka ve finaas kökenli kişilerden seçiliyor. Bu tür davalarda hakim, özel ihtisas mahkemeleri olmadığı için de yüzde 90 oranında bilirkişi raporuna göre karar veriyor. Bankalar, aleyhte rapor yazan bilirkişileri de kara listeye alıyor. İtiraz ederek davadan el çektiriyor. Bu yüzden birçok bilirkişinin raporu finans kurumunun lehine çıkıyor. Tüketicileri mağdur eden bu durumdan, avukatlar da şikâyetçi. Avukatlar, banka kökenli bilirkişiler nedeniyle hazırlanan raporların yüzde 90'ının finans kurumunun lehine çıktığını söylüyor. Emekli bankacılar ya da sermaye piyasası alanında çalışanlar için bilirkişilik meslek haline gelmiş durumda. Her bilirkişi aynı anda 300 dosyaya bakabiliyor. Bilirkişilere, dosya başına 300 ila 750 lira arasında para ödeniyor. İstanbul'da 5 bin bilirkişinin bulunduğu belirtiliyor.

AYLIK GELİR 10 BİN LİRA

Bilirkişilerin aylık kazançlarının 5-10 bin lira arasında değiştiğini söyleyen Avukat İsmail Altay, "İhtisas mahkemesi kurulmasını bankalar da istemiyor. Çünkü dosyalar bilirkişiye teslim edildiğinde sonucun kendi lehlerine çıkacağını biliyorlar. Bu alanda çalışan bilirkişiler banka kökenli olduğu için sistemi koruma içgüdüleri var. Hakim de onların raporuna güveniyor. Yapılan işlemin yasalara uygun olduğu kararını veriyor" diye konuştu.

DAVA AÇMAYA HAZIRLANIYORUZ
Avukat İsmail Altay, bir opsiyon davasında hukuka aykırı rapor veren bilirkişiyle ilgili de dava açacaklarını söyledi. Altay, "Opsiyon davasına atanan bilirkişi hukuka aykırı karar aldı. Ben de karara itiraz ettim. Bu itiraz üzerine söz konusu uzman, dosyayı 1 yıl daha elinde tuttu. Sonra 5 satırlık bir yazıyla 'eski rapordan başka bir düşüncem yok. Banka doğru yapmıştır' yanıtını verdi. Hiçbir gerekçe de ortaya koymadı. Bu nedenle müvekkilim onay verirse, bilirkişiye dava açacağım. Artık bilirkişilerle uğraşmak gerekiyor" diye konuştu. Bu kişilerin verdikleri kararlardan sorumlu olduklarını söyleyen Altay, yeni Hukuk Muhakemesi Kanunu'na göre bilirkişilere hem maddi tazminat hem de 3 yıla kadar hapis cezası verilebileceğini belirtti.

BANKALAR SES KAYITLARINDA DELİL KARARTIYOR
Bankaların ses kayıtlarında da sorun yaşandığını söyleyen Altay, bir davayla ilgili örnek verdi: "CD ile sunulan ses kaydı rahatlıkla duyulmasına rağmen, bilirkişi raporunda 'Konuşma anlaşılamamıştır' denildi. Elbette bilirkişiye itiraz ettik." Altay, "Bankalar, görüşmeleri kaydetmek ve saklamak zorunda. Ancak talep edildiğinde sadece kendi lehlerine olabilecek ses kayıtlarını mahkemeye sunuyorlar. Bu da müşterileri çok zorluyor" dedi.

Sabah Gazetesi