Sokağa çıkma yasağının uygulandığı Cevatpaşa, Fatihpaşa, Dabanoğlu, Hasırlı, Cemal Yılmaz ve Savaş mahallelerinde kamu düzeninin sağlanması, terör örgütü mensuplarınca sokaklarda oluşturulan barikatların kaldırılması, hendeklerin kapatılması ve patlayıcıların imhası için başlatılan operasyon sürdürülüyor.

Teröristlerin ayrılmalarına izin vermediği Hasırlı Mahallesi'ndeki evlerinden 5 gün önce jandarma ekiplerince alınarak güvenli bölgeye taşınan Ahmet (85) ve eşi Ayşe Aslan, Selahaddin Eyyubi Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı.

Ayşe Aslan, AA muhabirine Kürtçe yaptığı açıklamada, 60 yılı aşkın süredir Sur içinde yaşadıklarını, terör saldırıları nedeniyle eşi ile evlerinden çıkamadıklarını söyledi.

Yaşadıkları korku dolu günleri gözyaşları içinde anlatan Aslan, silah ve bomba seslerinden duydukları korku nedeniyle eşi ile evin bir köşesine sığındıklarını dile getirdi.

Aslan, bomba seslerinden endişe duydukları için evden çıkamadıklarını kaydederek, şöyle dedi:

"Yemeğimiz, suyumuz yoktu. Eşimle açlık ve susuzluktan öleceğimizi düşündük. Askerden gelen torunum bizimle ilgileniyordu. Günlerce çatışmaların ortasında yaşadık. Tüm komşularımız evlerini terk edip gitmişti. Evimizi yıktıklarında, 'imdat' diye bağırdık. Bütün ev yıkıldı tek bir oda kaldı, oraya sığındık. Askerler yardıma gelmese ölebilirdik. Pencerelerimiz kırıldığı için soğukta kaldık, hastalandık. Elbiselerimiz evde kaldı, hiçbirini alamadık. Allah askerimizi korusun, onların başına bir şey gelmesin. Allah devlete zeval vermesin. Evimizi yıkanları Allah'a havale ediyorum."

Askerler sayesinde kurtulduklarını dile getiren Aslan, eşini bir askerin, kendisini ise torununun sırtına alarak evden çıkardığını belirtti.

Aslan, askerlerin kendilerine çok iyi davrandığını, yemek yedirdiklerini daha sonra da hasteneye teslim ettiklerini belirtti, devletten destek beklediklerini ifade etti.

"Evimiz, eşyamız yiyeceğimiz, giyeceğimiz yok" diyen Aslan, sığınacak bir yuvaya ihtiyaçları olduğunu vurguladı.

"ASKERLER BİZİ HASTANEYE GETİRDİ"

Ahmet Aslan da gidecek yerlerinin olmadığı belirtti.

Evlerini yıkanları Allah'a havale ettiklerini söyleyen Aslan, "Evimizi yıkmayın dedik. Bizi dinleyen yoktu. Mahalleyi yıktılar. Torunum askere telefon açtı, bize yardıma geldiler. Asker beni sırtladı, torunum da eşimi sırtına aldı. Askerler bizi hastaneye getirdi. Allah onlardan razı olsun. Allah devletimizi başımızdan eksik etmesin" diye konuştu.

Aslan, gidecek bir yerleri olmadığını dile getirerek, "Allah bu ateşe bir su döksün" ifadesini kullandı.

Selahaddin Eyyübi Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Murat Acar, soğuktan dolayı üşümüş halde hastaneye getirilen Aslan çiftinin beslenme ve sağlık problemleri olduğunu tespit ettiklerini belirtti.

Çifte gerekli tedavinin yapıldığını ifade eden Acar, sağlık durumlarının daha iyi olduğunu ve hayati tehlikelerinin bulunmadığını aktardı.

Tedavilerinin ardından çiftin taburcu edileceğini dile getiren Aslan, şöyle konuştu:

"Teyzemize daha önce kalp pili takılmış. Geldiğinde kalp atışlarında düzensizlik vardı. Bir takım ilaçlarını tam alamadığını ifade ediyordu. Amcamızın akciğerlerinde rahatsızlık, bir de kansızlığı vardı. İki hastamıza tüm tetkikleri yaptık. Sağlık problemlerini çözmek için bütün bölümlerle diyaloğa geçtik. Şu anda genel durumları gayet iyi. Diğer sağlık problemlerini çözmeye devam ediyoruz."

Acar, Valiliğin bu konularda kendilerine çok destek sunduğunu sözlerine ekledi.

Kaynak: HABER7.COM