Deniz Feneri e.V. skandalının görevden alınan savcısı Türkaslan, “Soruşturmalar gizli. Savcı ve polis kimseye haber vermez. Savcıya, polise baskı yapılıyor” dedi
İstanbul’da yürütülen “yolsuzluk soruşturması” sonrası Emniyet’te deprem yaşandı. “Üstlerine bilgi vermedikleri” gerekçesiyle şube müdürlerinin görevden alınması tartışma konusu oldu. ‘Yüzyılın yolsuzluğu’ olarak adlandırılan Deniz Feneri e.V. skandalını soruştururken hakkında dava açılan Cumhuriyet Savcısı Nadi Türkaslan yaşanan süreci değerlendirdi.
Bilgi veren, suç işlemiş olur
Soruşturmadan el çektirildiğini hatırlatan Türkaslan, bu olayın tüm yargı mensupları üzerinde olumsuz etki yarattığını ifade etti. Türkaslan, şunları söyledi: “Polisin, adli bir olayla ilgili yürüttüğü araştırma ve il emniyet müdürüne, müdürün de üst makamlara bilgi vermesi tartışılıyor. Adli görev yürüten polis, emniyet müdürüne bilgi veremez. Verirse, soruşturmanın gizliliğini ihlal etmiş olur. Bu suçtur. Savcının, soruşturmayla ilgili bilgi vereceği tek kişi ise Cumhuriyet Başsavcısı’dır. Kimseye bilgi veremez. Verirse o da sorumludur.
‘Haber vereceksin’ baskısı
Emniyetteki şube müdürü, operasyonla ilgili emniyet müdürüne bilgi vermekle yükümlü değildir. Ancak, idari bazı işlemlerin yerine getirilmesi için emniyet müdürüne operasyon öncesi haber verilir.
İstanbul Emniyet’nde şube müdürleri, emniyet müdürüne haber vermedikleri iddiasıyla görevlerinden alındı. Böyle bir şey olabilir mi? Görevden almaların anlamı da ‘bundan sonra bize haber vermezsen seni görevden alırız’ mesajıdır. Bu anlayış, polisi suç işlemeye teşviktir, suç işlemeye sevk etmektir. Bundan sonraki soruşturmalarda kendilerine haber verilmesi isteniyor. Niçin haber vermeye zorluyorsunuz? Bu durumda yargının da bağımsızlığı tartışılır.
Başsavcılar sahip çıkmalı
Dönemin Başsavcısı’nın kararıyla soruşturmadan alındık. İlk kez böyle bir şey oluyordu. Başsavcılar soruşturmaya ve Cumhuriyet Savcısı’na sahip çıkmalı. Başsavcı direnmeli. Savcının soruşturmalardan el çektirilmesi, diğer Cumhuriyet Savcıları’na da baskıdır. Olur olmaz şikayetlerle Cumhuriyet Savcıları hakkında soruşturma açılırsa bu savcıları yıldırır, diğer savcılara gözdağı olur. Tıpkı bizim olayımızda olduğu gibi.
Türk hukuku kaybediyor
Suçum olmadığı halde yargılandım. Bu olayda, kaybeden Türk hukuku oldu. Buna üzülüyorum. 3 yıldır AB İlerleme Raporu’nda Deniz Feneri e.V. soruşturması savcılarının görevden alınması eleştiriliyor. Devleti niçin bu duruma düşürüyorsunuz? Keşke hukuku bu şekilde zorlamasaydılar. Kamuoyuna mal olmuş soruşturmalar sürerken, savcının soruşturmadan alınmasının anlamı ve mesajı açıktır.
Sözcü - Saygı ÖZTÜRK