Emniyet Genel Müdürlüğü’nün Gezi eylemlerine ilişkin hazırladığı raporda “şüphelilerin yüzde 78’inin Alevi kökenli” olduğunun belirtilmesi fişleme tartışması yarattı. Ankara Barosu Başkanı Sema Aksoy, bu süreçte gözaltına alınanlara kişilerin mezhebiyle ilgili soru sorulmadığına işaret ederek “O zaman bu rakam nasıl belirlendi? Demek ki özel bir araştırma yapmış. Bu da kişilerin tek tek fişlendiğini gösteriyor. Bu yasadışı bir uygulamadır ve anayasal suçtur” dedi. Aksoy, gözaltına alınan kişilere Emniyet’te mezhebinin sorulamayacağını söyledi. Gözaltına alınanlara Emniyet’te böyle bir soru sorulmadığına tanık olduğunu belirten Aksoy, “Eğer gerçekten böyle bir rapor varsa, o zaman kişilerle ilgili tek tek fişleme yapılmıştır. Mahallelerde, okullarda araştırma yapılmış ki veriye ulaşılmıştır. Bu özel bir veridir. Resmi ifade tutanaklarında bu yoktu. Özel elde edildiği için yasadışı kayıtlardır. Anayasal suçtur. Çünkü, anayasaya göre herkes din ve vicdan hürriyetine sahiptir” değerlendirmesini yaptı. Sincan Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen böcek davasında sanık hâkimin “İslam dinine mensup” olduğunun tutanağa yazıldığını anımsatan Aksoy, “Hukuk sisteminde kişilerin inanç özgürlüğü esastır. Vicdan özgürlüğüne göre kişinin hangi din ve mezhebe üye olduğu hukuku asla ilgilendirmez. Emniyet’te veya yargıda bu soruların sorulması yasaktır. Bizim katıldığımız Gezi sorularında da böyle sorular sorulmadı” dedi. Böyle bir bilgi toplama yoluna gidildiyse bunun suç ve “fişleme” olduğunu dile getiren Aksoy, “Bu durum hukuk devletine aykırıdır ve anayasal suçtur. Kişilerin din ve vicdan özgürlüğü vardır. Mezhepleri ilgilendirmez” dedi. Bu hukuksuzluktur Gezi eylemlerinde çok sayıda kişinin sorgusuna avukat sıfatıyla katılan ÇHD Ankara Şube Başkanı Murat Yılmaz, “Bu bir hukuksuzluktur. Bu siyasi iktidar döneminde bu tür fişlemelerin çoğaldığını görüyoruz. Eğer doğruysa vahim bir durumda. AİHM, Türkiye’yi mahkûm eder” dedi. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Kemal Bülbül, Emniyet’in bu tespitine tepki gösterirken, “Aleviler zaten hep fişlendi. Bu AKP’nin geleneksel politikasının eseridir” dedi. Bülbül, “AKP’nin bakış açısında Alevi toplumunun inancı suçtur. Utanç verici bir durum” diye konuştu.

Alevi, ulusalcı ve laik kesimler

Milliyet gazetesinde dün Tolga Şardan imzalı bir haberde, Emniyet’in Gezi eylemlerine ilişkin hazırladığı raporun ayrıntılarına yer verildi. Yazıda, 28 Mayıs’tan eylülün ilk haftasına kadar süren Gezi eylemlerinin 80 kentte (Bayburt hariç) düzenlendiği, 5 bin 532 eylem gerçekleştirildiği, bunlara 3 milyon 600 bin kişinin katıldığı ifade edildi. Eylemlerde 5 bin 513 kişinin güvenlik kuvvetlerince gözaltına alınarak haklarında soruşturma başlatıldığı belirtilen yazıda, Emniyet raporuna atfen “Yine şüphelilerin yüzde 78’i Alevi kökenli olup bazı sendikalar/sivil toplum örgütleri, taraftar grupları içinde yer alanlar, ulusalcı, laik kesimler. Yüzde 12’si siyasi partilerle ilişkili, yüzde 6’sı marjinal sol oluşumlar içinde, yüzde 4’ü ise terör örgütleri ve yasal uzantıları içinde yer alıyor” denildi. Emniyet’in, eylemlere katılan ve şüpheli olanların yüzde 78’inin Alevi kökenli olduğunu raporlaştırması, “fişleme” tartışması yarattı.

Cumhuriyet/ Alican Uludağ