Avukat ıssız bir kasaba yolunda arabası ile seyrederken manzaraya dalar, tam önünde giden Doktor’un arabasına arkadan şiddetle çarpar. Her ikisi de hışımla araçlarından inerler. Doktor elleri ayakları titrer bir vaziyette avukata bağırarak; “Kör müsün be adam, bütün kabahat sende, ben doktorum bunun hesabını sana ödeteceğim, gitti güzelim arabam…” diye serzenişte bulunur. Avukat sakin bir şekilde arabasının bagajını açar, oradan bir şişe viski çıkarır. “Bak doktor bey ben de avukatım, dua et canımıza birşey olmadı, sakin ol, al şu içkiden iç o zaman sakin sakin konuşuruz” der. Doktor avukatın nezaketini kırmaz ve içkiden içer. Doktor bir taraftan konuşur bir taraftan içmeye devam eder. Ve birden görgüsüzlük yaptığını düşünerek; “Avukat bey siz de içmez misiniz? Cevap: “Hayır teşekkür ederim ben trafik polisleri geldikten sonra içeceğim…”