Habervaktim adlı internet sitesi ve çeşitli dergilerdeki yazılarını derleyen AKP’li Özdağ, TBMM’de dağıttığı kitabında Nâzım Hikmet’i hedef alan nefret dolu yazısına da yer verdi.

Türkiye İşçi Partisi üyesi 7 gencin katillerinin salınmasını "Başbakan’ın talimatı" ve "eşitlik sağlandı" cümleleriyle sevinçle karşılayan AKP’li Özdağ, şimdi de Nâzım’ı hedef aldı.

“Nâzım Hikmet’in naaşı Kurtuluş Savaşı topraklarını kirletir” başlığıyla kitapta yer alan ve daha önce 30 Nisan 2009 tarihinde dönemin Vakit gazetesinde yayınlanan yazıda şu ifadeler yer aldı:

- “Ertuğrul Günay, Yazıcıoğlu’nun naaşının Taceddin Dergâhı’na defninden rahatsız oldu. Gerekçesi inandırıcı değildi. Bu tavrı nedeniyle ‘demokrat, insani, sivil’ imajı ciddi yara aldı. Nâzım Hikmet gibi ‘Beni Stalin yarattı’ diyecek kadar değerlerine yabancı, ahlaki yapısı tartışmalı, insanının inancından uzak bir zatın naaşının Türkiye’ye getirilmesi ve vatandaşlığa yeniden kabulü için ne kadar büyük gayret sarf ettiğini bildiğimiz Ertuğrul Günay’a hatırlatacaklarımız var."

- "Nâzım’a yeniden Türk vatandaşlığı hakkını verelim. Naaşını da Türkiye’ye getirelim, bir köy mezarlığında bir kavak ağacının altına mezarını inşa edelim. İyi, güzel, hoş da. Size sormazlar mı sayın Günay, Yazıcıoğlu’nun naaşının Tacettin Dergâhı’na defni İstiklal Marşı’na ve yazan Mehmet Akif’in şahsı manevisine zarar veriyorsa; Nâzım’ın Anadolu topraklarına defni de Kurtuluş Savaşı’nın, Mustafa Kemal Atatürk’ün ve aziz vatanın nesine, ne kadar zarar verir? Bir cevaplasınız da öğrensek ve de müstefit olsak!"

- "Sayın bakan, milletler kahramanlarıyla yaşar. Kahramanların da yaşı ve meslekleri yoktur. Yaptıkları işler vardır. İşte Yazıcıoğlu da siyaset dünyamızın kahramanlarındandır. Keza Mehmet Akif de inanç, edebiyat ve siyaset dünyamızın kahramanıdır. Peki ya Nazım Hikmet neyin kahramanıdır? O komünistliğin sergerdesidir. Nâzım Hikmet dilimizin, dinimiz, vatanımızın ve değerlerimizin düşmanıdır. Sayın bakan, yeniden Türk vatandaşlığına kabulü için yaptığınız gayretlerden rahatsızlık duymuyoruz. Yazıcıoğlu da duymamıştı."

- "Yasaklar kaldırılmalı, özgürlükler kısıtlanmamalı. Türkiye şeffaf ve açık bir rejimle yönetilmelidir. Nâzım Hikmet hakkında millet ve tarih hükmünü vermiş ve vermeye de devam edecektir. Sayın bakan, inadı bırakın şahs-ı manevi gerekçenizi askıya alın. Nazım’a vatandaşlık hakkı iade edilsin, iade-i itibardan bahsedilsin ve bunların da öncülüğünü siz yapın. Fakat vatanına, milletine, dinine sadakatle bağlı olan, demokrasi kahramanı Yazıcıoğlu’nun, çok sevdiği Mehmet Akif’in İstiklal Marşı’nı yazdığı Tacettin Dergâhı’nın bahçesine defni için açılan kararnameye imza atmayın! Olmaz! Olmaz! Olmaz! Sayın bakan, gerekçeniz mantıklı ve akli değil. Kararınızı Nâzım Hikmet’le ilgili çabalarınızın ışığı altında bir kez daha düşünmez misiniz? Ve tarihe not düşmez misiniz? Milletimizin sizi hayırla yâd etmesini istiyoruz.”

(soL - Haber Merkezi)