Kira stopajı ve çift kira sözleşmesi – 05.05.2015

Özellikle işyeri kiralarında, taraflar kira bedelini aralarında serbestçe belirledikten sonra, ödenmesi gereken stopaj vergisi nedeniyle iki tarafta, kira bedelini resmi olarak düşük gösterip stopaj vergisinden kaçmak için yasaya aykırı arayışlara girer.

Mülkünü kiraya veren kira parasını bir şekilde garantide görmek ister ama düşük bedelli kira sözleşmesine imza atmak canını yakabilecektir.

Bu durumda mali müşavir ve avukatlardan formüller istenir.
Kiracı adayları da bazen mülk sahibi gönüllü olmamasına rağmen mülk sahibini düşük bedelli sözleşme için zorlar, güven telkin eder, ekstra maliyete katlanmak istenmez.
Meslek yaşamım boyunca hiçbir zaman bu arayışları tasvip ve tavsiye etmedim.
Her daim şunu belirttim, “Devlete atmak istediğiniz her kazık, bir gün gelir geri döner.”
Ancak, ekonomik gerçek kılıfına sardırılan bu vergi kaçakçılığı türü, maalesef toplumun imamından meyhanecisine tüm kesimleri sarmış durumda. Hemen hemen kimse masum değil. Milyonlarca lira aylık kira geliri elde edenler bile (istisnalar hariç) bu kötü arayışın bir parçası maalesef. Ekonomi ve vergi yönetimi de durumu çok iyi biliyor ama müeyyide ve denetimler yetersiz.

Evet, iki tane kira sözleşmesi yapmak, birini düşük diğerini yüksek göstermek, düşük olanı maliyeye bildirmek en tercih edilen “kaçakçılık” yöntemi.
Ancak bu yöntemde asıl yüksek kira giderini gider bildiremeyip ekstra gelir vergisi ödemek var. Daima kiracına güven duymak gibi bir çok “risk” var. Geçmişte bir davada, tarafların kendi aralarında yaptıkları bu tür bir kira ilişkisi sonrası kiraya verenin 1 milyon dolara yakın “kazık” yediğini hatırlıyorum. Aç gözlülük ve hukuk tanımazlık, önemli bir kira akdinde bile uzmana danışmadan iş görmeye çalışmanın, yani basiretsizliğin faturası çok ağır olabiliyor.

Yargıtayımız bu konuda geçenlerde “ince” bir karara imza attı. Kararda, İhtilafa düşen kiracının elinde aylık 4.000.00 liralık bir kontrat, kiraya verenin elinde ise aynı tarihli 4.000.00 TL ve 8.000.00 TL bedelli iki kontrat var, kiraya veren 8.000.00 TL olanın gerçek olduğunu , kiracı ise 4.000.00 TLlik kontratın gerçek olduğunu savunuyor.

Yargıtayımız ise hayatın olağan akışına göre 8.000.00 TLlik kontrata göre karar veriyor. 4.000.00 TL bedelli kontratın ise taraflar arasında yapılmış MUVAZAALI (geçersiz) kontrat olduğunu belirtiyor.
Siz siz olun, vergiden kaçacağım diye hele kendi başınıza, uzmandan görüş almadan bu tarz kira sözleşmeleri yapmayın. İşin sonunda hem paranızdan pulunuzdan olursunuz, hem de kaçakçılık nedeniyle ekstra müeyyideler çok can yakar. Bu devirde her şeyinizi tek yanlı güvene bağlamanın da tabii ki alemi yok. Saygılarımla.

Av. Öztürk Yazıcı

ekohaber.com.tr

05.05.2015