Anayasa Mahkemesi, vergiyle ilgili olarak açılan bir davada, Danıştay'ın yerleşik içtihatlarına aykırılığa dayalı adil yargılanma ilkesinin ihlal edildiği yönündeki iddiayla ilgili olarak özetle şu hususlara dikkat çekmişti.

1- Bireysel başvurucu, öncelikle, iddiasıyla ilgili tüm delilleri ortaya koymalıdır. Sadece Anayasa'nın şu maddelerine aykırıdır diyerek adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini belirtmek yeterli değildir.

2- Aynı derecedeki bağımsız yargı mercileri arasındaki yorum ve içtihat farklılıkları tek başına adil yargılanma hakkının ihlali niteliğinde kabul edilemez.

3- 2013/3351 nolu karara atıfta bulunulmuştur. Bu kararda, derece mahkemelerinin tespit ve sonuçlarının adaleti ve sağduyuyu hiçe sayan tarzda açık bir keyfilik içermesi ve bu durumun kendiliğinden bireysel başvuru kapsamındaki hak ve özgürlükleri ihlal etmiş olması halinde, adil yargılama ilkesinin ihlal edileceği belirtilmiştir.

4- Temyiz mercilerinin, uyuşmazlıklara ilişkin olarak tarafların talepleri ve delilleri arasındaki yorum farklılıkları da tek başına adil yargılanma hakkının ihlali niteliğinde kabul edilememektedir.

5- AYM bu başvuruda, yerleşik bir Danıştay içtihadına rastlamadığını belirtmiştir.

Hem bu karar hem de 2013/3351 nolu karar bir arada ele alındığında, eğer ortada gerçekten de yerleşik bir temyiz mercii kararı var ise, Anayasa Mahkemesi bu detaya önem verecektir.

Ancak tek başına bu farklılık dahi, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği anlamına gelmeyecektir. Önemli olan adaletin ve sağduyunun hiçe sayılarak, bireysel başvuru kapsamındaki hak ve özgürlüklerin ihlal edilmesidir.

AYM'nin 2013/1834 kararı için tıklayın.

AYM'nin2013/3351 kararı için tıklayın.

Memurlar.Net - Özel