11. Ceza Dairesi         2017/3668 E.  ,  2017/3546 K.
•       
 
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
HÜKÜM: Mahkumiyet
ÖZET
Sanığın işyeri ve ikametgah adreslerinde bulunmaması sahte fatura suçunun delili değildir.
213 sayılı VUK'nın 227/3 ve 230. Maddeleri uyarınca anılan suçun oluşabilmesi için düzenlenen sahte faturaların yasada öngörülen zorunlu bilgileri içermesi gerektiği, bunun için fatura asıllarının veya onaylı suretlerinin dosyada bulunması gerektiği,
Zamanaşımı
Sahte fatura suçunda suç tarihi son fatura tarihidir, bu tarihin tespiti ile zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti gerekir.
Katılan ... vekilinin 30/04/2013 havale tarihli temyiz dilekçesi içeriğinden, temyiz isteminin sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;

  1. Zeytinburnu Vergi Dairesinin mükellefi olan sanığın gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasında bulunmaksızın 2006 takvim yılında sahte faturalar düzenlediğinin iddia olunması, sanığın suçlamayı kabul etmeyerek kendisinin sahte fatura düzenlemediği, şirket ile bir ilgisinin olmadığını savunması, davanın dayanağını oluşturan 03.10.2011 tarih ve VDENR-2011-2149/21 sayılı vergi suçu ve 03.10.2011 tarih ve VDENR-2011-2149/20 sayılı vergi tekniği raporlarında sanığın işyeri ve ikametgah adresinde bulunamaması, herhangi bir çalışanın bulunmaması, adına tahakkuk etmiş hiçbir vergiyi ödememiş olması, Ba/Bs sorgulamaları ile tespit edilen satış tutarlarının mükellefin ilgili dönem Gelir ve KDV beyanlarına yansımamış olması, beyannamelerin gerçeği yansıtmadığı belirtilmiş ise de, 213 sayılı VUK'nın 227/3 ve 230. maddelerinde öngörüldüğü üzere anılan suçun oluşabilmesi için düzenlenen sahte faturaların yasada öngörülen zorunlu bilgileri içermesi gerektiği, aksi takdirde ilgili kanunun 227/3. maddesine göre hiç düzenlenmemiş sayılacağı, vergi tekniği raporunda 2006 takvim yılında düzenlenen faturalardan somut olarak bahsedilmemesi ve sanığın düzenlediği iddia olunan faturaların asılları veya onaylı örneklerinin dosya içerisinde bulunmaması karşısında; sahte fatura düzenleme suçunda suç tarihinin düzenlenen son fatura tarihi olduğu cihetle, 2006 takvim yılında düzenlendiği iddia olunan sahte faturaların dava zamanaşımı yönünden önemli olduğu da nazara alınarak gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi bakımından, faturaların asılları veya onaylı suretleri araştırılıp getirtilerek yasada öngörülen zorunlu bilgileri içerip içermediğinin incelenmesi, faturaları kullananlar belirlenip faturaların sanıktan alınıp alınmadığı hususunda ifadelerine başvurulması, yine faturalardaki imza ve yazıların sanığa ait olup olmadığı hususunda imza incelemesi yaptırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi,
     
       2-Kabule göre de; 
      a)Suç tarihi itibariyle 213 sayılı Yasanın 359/b-1. maddesindeki temel cezanın asgari haddinin 18 ay hapis olduğu gözetilmeyerek yazılı şekilde eksik ceza tayini,
      b)Aynı takvim yılı içerisinde birden fazla sahte fatura düzenleyen sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
      c)Uygulamaya göre; 5237 sayılı TCK'nın 53/4 madde ve fıkrası uyarınca kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında hak yoksunluğuna hükmolunamayacağının                       gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.05.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.