FETÖ İddianamelerinde örgütün hiyerarşik yapısı uzunca anlatılmaktadır. Çünkü Silahlı örgüt suçunun işlenmesi için örgütte gevşek de olsa bir hiyerarşi, devamlılık, yoğunluk, elverişli vasıtaların yani yeterli üye sayısı, araç ve gereç bulunmalı
FETÖ iddianamelerine göre örgütün hiyerarşik yapısı ortalama şöyle:
Kâinat İmamı (Fetullah Gülen)
Kıta İmamı
Ülke İmamı
Bölge İmamı
İl İmamı
Hücreler
İncelediğimiz iddianamelerde kâinat imamı belli, diğerleri ise meçhuldür. Ayrıca sanığın hücresinde kimlerin bulunduğu da iddianamelerde belirsizdir.
İddianamelere göre örgütün en alt birimi hücrelerdir. Her hücrenin bir abisi vardır. Örgüt abisi de bir imama bağlıdır. Gizlilik ve güvenlik için hücreler birbirinden habersizdir. İddianamelerde sanığın hücre arkadaşları belli olmadığı gibi hücre abisi ve abinin bağlı olduğu imam da tespit edilememiş veya iddianamede belirsizdir.
Gördüğümüz iddianamelere göre silahlı örgütün ilk koşulu olan hiyerarşi ve fiili birleşme somut maddi delillere dayalı olmaktan uzak soyut bir iddia olarak kalmaktadır. Ceza hukukunda maddi gerçek aydınlatılmadan adil bir sonuca varmak mümkün olamaz.
Sonuç olarak hiyerarşik yapı soyut iddialardan ibaret kalıyorsa, sanığın hiyerarşik yapılanma içerisindeki hücre arkadaşları, hücre abisi, abinin bağlı olduğu imam tespit edilememişse FETÖ/PDY örgütü değil de sanık açısından silahlı terör örgütü suçu oluşmaz.
Bu durumda bylock için örgüt yok ama bylock var diyebiliriz ama TCK’da bylock diye bir suç ve ceza düzenlemesi yok.

 Av. Rahmi Ofluoğlu

Biz Hukuk