Diyarbakır'da, 2011 yılında lokumun "havai fişek", su şişesinin "molotof", şekerin "ses bombası", düğün ve maç gitmenin "eylem" olarak değerlendirildiği polis fezlekeleri ile gözaltına alınıp tutuklanan ve haklarında binlerce yıl ceza istenen 11 genç, 3 yıl süren tutukluluğun ardından hafta içerisinde çıkarıldıkları Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, isnat edilen suçlamalarına dair "kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı" gerekçesiyle beraat etti. Dava avukatı Yunus Muratakan, mahkemenin bu kararının siyasi soykırım operasyonlarında gözaltına alınıp, tutuklanan yüzlerce kişinin yargılandığı davalara emsal oluşturabileceğini kaydetti.

Diyarbakır'da, 2011 yılında polis tarafından "YDG-H üyesi oldukları" iddiasıyla tutuklanan 11 gencin yargılandığı davaya bakan Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi, yüzlerce insanın gizli tanık ifadeleri, asılsız suçlamalar ve zorlama delillerle tutuklu yada tutuksuz yargılanan yüzlerce dosya için emsal oluşturabilecek bir karara imza attı. Abdurrahman Karabulut (22), Erdal Çelik (24), Eyüp Turhan (21), Ekrem Çetin (21), Mesut Seviktek (22), Mizgin Kazan (21), Muhammed Özgün (21), Ramazan Dikici (23), Şeyhmus Yener (23), Yalçın Kanak (23) ve Yılmaz Sorguç (25) adlı gençler, 5 Aralık 2011 tarihinde polis tarafından evlerine yapılan baskınlar sonrası gözaltı alanıp haklarında hazırlanan polis fezlekeleriyle Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandı. 

Tutuklamaya gerekçe oluşturan polis tarafından hazırlanan fezlekelerde, siyasi soykırım operasyonları çerçevesinde açılan diğer davalarda görüldüğü gibi bir gizli tanığın verdiği ifadeler ile birlikte gençlerin kendi aralarındaki telefon diyaloglarında geçen lokum "havai fişek", su şişesi "molotof", şeker "ses bombası", düğün ve maç ise "eylem" olarak yorumlandı. Öne sürülen deliller öylesine ciddi olarak ele alındı ki daha iddianame hazırlanmadan dosyaya dair "gizlilik" kararı konuldu. 

Binlerce yıl ceza istendi

Bu yorumlamaya dair zorlamam delillerle kentte farklı tarihlerde gerçekleşen 25-30 eyleme katıldıkları gerekçesiyle Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, "Silahlı örgüt yöneticisi olmak", "Tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurmak ve el değiştirmek", "Örgüt faaliyeti kapsamında mala zarar vermek", "örgüt faaliyeti kapsamında kamu malına zarar vermek" gibi suçlamalarda bulunulup, haklarında binlerce yıl ceza istendi. 

3 yıl boyunca tutuklu kaldılar

Öne sürülen suçlama ve ortaya konulan zorlama delillere karşı dava avukatlarının her defasında "polis fezlekeleri dikkate alınarak yargılama yapılamaz" itirazına rağmen davaya bakan TMK 10. madde ile yetkili Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, 11 genç için 3 yıl boyunca tutukluluk hallerinin devamı yönünde karar verdi. 

Mahkeme 'kesin ve inandırıcı delil' yok dedi

Özel yetkili mahkemelerin kaldırılması sonrası ise dava dosyası, 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Davanın görüldüğü 20 Ekim tarihli son duruşmada, mahkeme heyeti 11 genç hakkında isnat edilen suçlamalarına dair "kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı" kanaatine vararak CMK'nın 223/2-e maddesini içeren "Yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması" hükmü gereğince beraat kararları verdi. 

Mahkemenin verdiği kararı değerlendiren dosya avukatlarından Yunus Muratakan, hukuka aykırı elde edilmiş delillerin cezalandırmada kullanılamayacağını, dosyadan çıkarılması gerektiğini, kişilerin mahkeme önünde vermiş olduğu beyanların esas alınması gerektiğini 3 yıl boyunca her defasında dile getirmelerine rağmen ÖYM'lerde bu taleplerinin karşılık bulmadığını söyledi.ÖYM'lerin kaldırılması sonrası dosyaya bakan Diyabakır 1. ACM'nin daha önceki mahkemeye yaptıkları bütün itirazları dinleyip, dosyayı tekrardan inceleme aldığını belirten Muratakan, bu inceleme sonucunda da 3. duruşmada dosyada "yeterli ve kesin delil bulunmadığı" sonucuyla 11 kişiye beraat verildiğini ifade etti.

Benzer hazırlanmış dosyalardan yargılananlar için emsal oluşturabilir

Muratakan, mahkemenin geçerli bulmadığı polisin zorlama delil ve suçlamalarına dair onlarca dosya bulunduğunu ve bu dosyalar kapsamında da hali hazırda yüzlerce kişinin hala tutuklu bulunduğuna da işaret etti.

Bu yüzden söz konusu kararın polisler tarafından hazırlanan benzer dosyalara emsal teşkil edebileceğini dile getiren Muratakan, gençlerin 3 yıl kadar hukuksuz bir şekilde tutuklu kalmasına ilişkin ise tazminat davası açacaklarını kaydetti. 
Haber Kaynağı: Diha


http://www.diyarbakirhaber.gen.tr/diyarbakir-haber/poli-fezlekeleriyle-acilan-davalar-icin-em-al-karar-h4670.html