Rahmi ofluğlu

Hakim atılı suçun unsurlarının gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda bilirkişiden rapor istiyor.

İşte hakimin kararı:

"Dosyanın bilirkişiye tevdi edilerek sanığın eylemlerinin atılı suç yönünden VUK muhalefet suçunun muhalefet unsurlarını oluşturup oluşturmadığı yönünde rapor aldırılmasının istenmesine"

CMK 63 ne diyor?

Bilirkişinin atanması                                              

MADDE 63.- (1) Çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına re'sen, Cumhuriyet savcısının, katılanın, vekilinin, şüphelinin veya sanığın, müdafiinin veya kanuni temsilcinin istemi üzerine karar verilebilir. Ancak hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözülmesi olanaklı konularda bilirkişi dinlenemez.

Yargıtay 21. Ceza Dairesi Tetkik Hakimi Dündar Aydoğan'ın konuya ilişkin makalesinden alıntı:

“Suça konu faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden, faturaları düzenleyen ile kullananın defter ve belgeleri üzerinde; mal akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan banka hesapları ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler ve faturayı düzenleyene yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığı hususlarında karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılabilir. Ancak; hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukukî bilgi ile çözülmesi olanaklı örneğin: defter ve belgeleri gizlemek ya da sahte fatura kullanmak suçlarının yasal unsurlarının oluşup oluşmadığı yönünde bilirkişiden rapor istenemez.”

Yargıtay Ceza Genel Kurulu ne diyor?

 

Yargıtay Ceza Genel Kurulu  E. 2014/1-190 K. 2014/548 T. 9.12.2014 kararında şöyle diyor:

”… bu hususlar gözönüne alındığında meydana gelen eylemlerin basit cinsel istismar boyutunda kalıp kalmadığı hususunun bilirkişi görüşüyle değil dosyadaki delillere göre hakimin genel ve hukuki bilgisiyle çözümlenebilecek nitelikte olması karşısında, dosya kapsamı ve 1996 yılından başlayan suç tarihi de dikkate alındığında, belirtilen hususlarla ilgili olarak yeniden Adli Tıptan rapor alınması gerektiği yönündeki Özel Daire bozma kararı isabetli değildir….” 

İyi Hukukçular Yetiştiremezsek Yargı Düzelmez

Yargıtay başkanı İsmail Rüştü Cirit  “..yeni adliyeler kurarak, yeni daireler oluşturarak halledilemeyeceğini çok iyi anlamamız gerekmektedir. İyi hukukçular yetiştiremezsek hangi sistemi getirirsek getirelim başarılı sonuçlar elde edemeyeceğimizi farkında olmamamız gerekmektedir." dedi.

Yukarıdaki hakim kararı Yargıtay başkanını doğrulayan bir örnek. Maalesef bu örnek yargıda çok..

Özellikle ekonomik suçlarda çoğu hakimler iyi yetişmediği, konuya hakim olamadıkları için mali müşavirlerin raporları ile hüküm oluşturmaktadırlar. Bu durum adalet sistemimiz açısından kanayan bir yaradır.

İyi yetişmeyen, konusuna hakim olmayan hakimler Yargıtay kararlarını da takip etmemektedir.

Vergi suçlarında hakimler vergi müfettişlerinin raporları ve mali müşavirlerin hazırladığı bilirkişi raporları ile hüküm vermektedirler. Oysa Yargıtay kararlarında hakimlerin mütalaa ile bağlı olmadığı vurgulamaktadır.

Yukarıdaki karar özü itibari ile yanlış olduğu gibi hukuk literatürü açısından da hatalıdır.

VUK muhalefet suçu”

Ceza sistemimizde ve VUK’da böyle bir suç yoktur . Vergi suçları VUK 359 ve 360 da sayılmış ve tanımlanmıştır.

İyi hukukçular gelinceye kadar Türkiye’de herkesin özgürlüğü tehdit altındadır.