Rahmi Ofluoğlu
AVUKAT


 KHK İle Avukat Bürolarının Hiçbir Güvencesi Kalmadı

Avukat Bürolarında Cumhuriyet savcısının yazılı emriyle Cumhuriyet savcısı bulunmadan kolluk güçleri arama ve el koyma yapılabilecek.

KHK’ya göre aramada baro başkanı veya görevlendireceği bir avukat hazır bulundurulur, avukat bürolarında yapılan bu aramalarda CMK 130’un ikinci ve üçüncü fıkrası uygulanmaz

668 sayılı KHK’nın bu düzenlemesine dayanarak güvenlik güçleri avukat bürolarında arama ve el koyma yapabilecek, avukat bürosunda bulunan avukat ile müvekkili arasındaki mesleki ilişkiye ait belgeye dahi el konulabilecektir.

Düzenlemeden anlaşılacağı gibi aramaya katılacak baro başkanı veya temsilcisinin hiçbir işlevi yoktur, aslında katılmasa da olur.

Avukatın Müvekkili İle Görüşmesi

Avukatın nefes alışı kontrol altında; avukat ile tutuklu görüşmeleri görevli nezaretinde yapılacak ve kaydedilecektir. 667 sayılı KHK uyarınca avukatın tutuklu ile yaptığı görüşmenin 6/1 (d)  bendindeki amaçla yapıldığının anlaşılması halinde görevliler görüşmeyi sonlandırabilecek ve tutanak tutacaklardır. Cumhuriyet savcısının istemiyle tutuklunun avukatı ile görüşmesi sulh ceza hâkimliğince yasaklanabilecektir.

Cumhuriyet Savcısı Avukatı Azledebilecek

667 sayılı KHK Cumhuriyet savcısına bir nevi avukatı azletme yetkisi vermektedir. KHK’nın 6/1 (d) fıkrasının düzenlemesi şöyle:

Baro tarafından bildirilen avukatın değiştirilmesi Cumhuriyet savcısı tarafından istenebilir.

Bu şarlar altında adeta nefes alamaz duruma getirilen avukat müdafilik görevini yerine getirebilir mi?

Nefes alması kontrol edilen, müvekkili ile ilişkisi bu derece sınırlanan avukat maddi gerçeğin ortaya çıkmasına katkı sağlayabilir mi?

Adaletin olmazsa olmazı olan avukatlara sınırlama getirilmesi bu olağanüstü durumda  bir süre için tolere edilebilse de bu kısıtlamaların uzun süre devam etmesi adil yargılamayı tartışmalı hale getirebilir.

Savunmaya getirilen bu aşırı kısıtlamaların bir an önce kalkmasını diliyoruz.