Sosyal paylaşım sitesinde örgütlenen Halkçı Liseliler Grubu üyeleri dün saat 17.00'de Gedavet Parkı'nda toplanarak, Menemen'de 84 yıl önce gericiler tarafından katledilen şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay'ı andı. Anma etkinliğinde grup adına basın açıklamasını Meram Endüstri Meslek Lisesi 11'inci sınıf öğrencisi M.E.A. okudu. M.E.A. konuşmasının sonunda gündemdeki yolsuzluk, rüşvet, hırsızlık olaylarından bahsederken iddiaya göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret içeren sözler sarf etti.

Halkçı Liseliler Grubu'nun anma etkinliğindeki konuşmasından dolayı bugün öğle saatlerinde Meram Endüstri Meslek Lisesi'ne gelen polisler M.E.A.'yı gözaltına aldı. Emniyetteki sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen M.E.A., Konya 1'inci Sulh Ceza Mahkemesi tarafından Cumhurbaşkanı'na hakaretten tutuklandı.

Türk Ceza Kanunu'nun 299'uncu maddesine göre M.E.A. hakkında dava açılırsa Cumhurbaşkanı'na hakaretten 1 yıldan 4 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak.

'HAKARET KASTIM YOKTU'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettiği suçlamasıyla okulundan alınarak çıkarıldığı mahkemede tutuklanan lise öğrencisi M.E.A.'nın Cumhuriyet savcılığına verdiği ifadesinde, "Benim herhangi bir partinin gençlik kollarına üyeliğim bulunmamaktadır. 'Halkçı Liseliler' diye tabir edilen ise facebookta bir sayfadır. Biz Valiliğe müracat ederek 'Şehit Subay Kubilay'ı anmak için izin aldık. Gedavet Parkı'nda toplandık. Ben facebooktaki sayfayı idare ediyorum. 'Başkan' demeleri o olabilir. Söz konusu açıklamayı ben yaptım. Benim hakaret etme kastım yoktur" dediği öğrenildi.

M.E.A.'nın dünkü açıklamasını İl Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şubesi polisleri tarafından kamerayla kaydedildiği, bunu inceleyen Cumhuriyet Başsavcılığı'nın M.E.A. hakkında Cuhmurbaşkanı'na hakaret suçundan soruşturma başlattığı bildirildi.

CHP’Lİ KART: TOPLUM İKTİDARIN FAŞİZAN BASKISINI HAYTIRIYOR
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, lise öğrencisi M.E.A.'nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettiği iddiasıyla tutuklanmasına tepki gösterdi. Liseli M.E.A.'yı tutuklamaya karar veren Konya 1'inci Sulh Ceza Hakimliği'ni eleştiren Kart, 'Türkiye'de Cumhurbaşkanı düzeyinde en üst düzeyde yaratılan korku, baskı, tehdit gözaltı. Buradan topluma bir mesaj veriliyor. 16 yaşındaki çocuklarımızın özgürlüklerinin ellerinden alınması pahasına. O çocuklarımız ve toplum ne diyor. Toplum, iktidarın yolsuzluğunu haykırıyor. Toplum iktidarın faşizan baskısını haykırıyor" dedi.

Burada, evrensel hukuk anlamında, İnsan Hakları Sözleşmesi anlamında Recep Tayyip Erdoğan'ın şahsının söz konusu olmadığını kaydeden Kart, "Ama maalesef öylesine bir korku ve panik ortamı var ki, artık insanların en insani tavır ve tepkilerini bile polis gücüyle, polisleştirilmiş Sulh Ceza Hakimlikleri eliyle, Sulh Ceza Hakimlikleri bağımsız, tarafsız yargıç değildir' diye konuştu.

'SULH CEZA HAKİMLİKLERİ, ÖZEL YETKİLİ MAHKEMEDİR'
Sulh Ceza Hakimliklerinin, polis mantığıyla görev yaptığını öne süren Atilla Kart, sözlerini şöyle sürdürdü:

"'Onlar polis mantığı içinde, polis hiyerarşisi içinde görev yapan mercilerdir. Sulh Ceza Hakimleri, artık özel yetkili hakimliktir. Doğrudan hükümetin tavsiye, talimat ve telkinleri doğrultusunda görev yapan birer kurumdur. Bunlar adli organ değildir. Bunun sonuçlarını görüyoruz. Bu kabul edilebilir bir tablo değildir. Burada Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşlarının toplumsal barışı giderek hükümet eliyle, Cumhurbaşkanı eliyle sabote edilmektedir. Böyle bir dönemi Türkiye yaşıyor. Bu sürecin devamı maalesef kaos ortamıdır. Biz CHP olarak bu kaos ve çatışma ortamına gelmeyeceğiz. Bu hassasiyetin içindeyiz.'

'ÖĞRENCİNİN KAÇMA ŞÜPHESİ YOKTUR'
M.E.A.'nın lise öğrencisi olduğunu ve kaçma şüphesi olmadığını ifade eden Kart, 'Burada tutuklama sebep ve şartları söz konusu değildir. Bu bir öğrencidir, kaçma şüphesi, delilleri karartma durumu söz konusu değildir. Burada tamamen Cumhurbaşkanının düzeyinde yaratılan bir iklim. O iklimin yarattığı kanunsuz emir ve talimatlarla görev yapan Sulh Ceza Hakimlikleri. Olay budur. Bu mekanizma söz konusu olduğu için, evden de okuldan da alıyorlar' dedi.

Atilla Kart, tutuklanan M.E.A.'nin CHP ile organik bağının olmadığını belirterek, 'Bu çocukların partiyle ilişkisi yok. Sempatisi olabilir, bu doğaldır. Partiyle organik ilişkileri yok diye biliyorum. Biz partili, partisiz ayrımcılık yapmadan sahip çıkıyoruz ve sahip çıkmaya devam ediyoruz' diye konuştu.

CHP İL BAŞKANI KARPUZ: 'BİZİ YILDIRAMAYACAKLAR
CHP Konya İl Başkanı Mevlüt Karpuz da, 'Ülkemizin içinde bulunduğu durumun en vurucu noktalarından birisi 16 yaşındaki gencimizin hakaret suçlamasıyla okulundan alınıp zindana gönderildiği gün olarak tarihe düşeceğine inanıyoruz. Birileri bizi korkutmaya yıldırmaya çalışıyorsa hiç kusura bakmasınlar bunu başarmaları mümkün değil" dedi.

CHP'nin avukatı Fatih Arslantaş da olayın bir hukuk faciası olduğunu söyledi. Arslantaş, 'Bugün itibariyle Konya ilinde bir hukuk faciası yaşanmıştır maalesef. Henüz 16 yaşında olan bir genç arkadaşımız, sadece hakaret suçundan tutuklanarak cezaevine konulmuştur. Biz bu kararı adil ve hukuki bulmuyoruz. Alt sınır ve üst sınırı 1 ve 3 yıl olan hakaret suçundan dolayı Türkiye Cumhuriyeti tarihinde 16 yaşında bir çocuğun, yaşı küçük bir çocuğun ilk defa tutuklandığına şahit oluyoruz" dedi.

Olayın hukukçular heyeti olarak takipçisi olacaklarını kaydeden Arslantaş, "Hukuki desteğimiz arkasında. Biz bu kararın adil olmadığını önceden alınarak adeta bir sevk ve tutuklama icrası olarak addediyoruz. Bununla ilgili itiraz girişimlerini arkadaşlarımız sürdürüyor. Biran önce bu adil olmayan karardan dönülerek bu arkadaşımızın serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Hukuken her türlü mücadeleyi vereceğimizden hiç kimsenin kuşkusu olmasın" diye konuştu.