Asliye Ceza Mahkemesi’nin Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve polisler hakkında verdiği tahliye kararının uygulanmamasıyla ilgili olarak, değerlendirmede bulunan Bitlis Barosu Başkanı Enis Gül, yargıya olan güvenin her geçen gün bitme noktasına geldiğini belirterek, Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen karar yok hükmünde olmadığını dile getirdi.

Bir Baro Başkanı ve vatandaş olarak yaşananlardan kaygı duyduğunu ifade eden Enis Gül, “Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen karar yok hükmünde değildir. Hukuk tarihinde, hukukla hiç ilgisi olmayan yeni terimler üretiliyor. Bu da son derece kaygı verici bir durumdur. “Filler güreşir, arada kalanların canı çıksın” demek kabul edilebilir bir durum değildir. Yaşanan bu süreç nedeniyle bir Baro Başkanı olarak başta benim ve diğer vatandaşların yargıya güveni kalmamıştır. Yaşasın üstünler ve üstünlerin adaleti, diyecek başka bir şey bulamıyorum. Vicdanlarımız sızlıyor.” dedi.

Yargının her zaman tarafsız, objektif ve bağımsız olması gerektiğini vurgulayan Enis Gül, “Anlaşılan o ki kimsenin adalet peşinde olduğu ya da adaletin yerini bulması derdinde olduğu yok. Yargıya olan güven bitti, hiç kimsenin yargıya güveni kalmadı. İnsanlar ne yapsın adaleti başka şekilde ve başka yerlerde mi arasınlar. Yargı adaletli olmazda vatandaş hakkını nerede arayacak. Bu böyle olmaz yargının kendine çeki düzen vermesi gerekir. Açıkçası benim artık bu yargıdan çokta bir beklentim yok. Yargının tarafsız, objektif ve bağımsız olması gerekir. Adalet hiçe sayılırsa vatandaşın bakış açısı çok farklı olur ve asıl sorunlar o zaman başlıyor. Tek temennimiz yargının biran önce kendine çeki düzen vermesi ve asli görevini yapmasıdır.” diye konuştu.

İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi’nin Hidayet Karaca ve tutuklu polisler için verdiği tahliye kararının ardından yaşanan hukuksuzlukları değerlendiren Baro Başkanı Dilem Aksoy, “Bir mahkemenin yetkili yada yetkisiz oluşu yada verilen kararın hukukiliği ayrı bir konu, verilmiş mahkeme kararının uygulanmaması bambaşka bir konu.

Bir mahkemece verilen kararın diğer bir mahkemece yok hükmünde sayılamayacağı açıktır. Yaşananlar maalesef bir hukukçu olarak bizleri derinden etkilemektedir." dedi.

Torba yasalarla düzenlenmeye çalışılan hukuk sisteminde boşluk bulunmamasının mümkün olmadığını belirten Aksoy, "Nitekim bu yaşananlar göstermektedir ki sulh ceza hakimlikleri getirilirken reddi hakim konusunda bir boşluk oluşmuştur.

Bu boşluğa dayanılarak bir karar verilmiştir. Bir mahkemece verilen kararın diğer bir mahkemece yok hükmünde sayılamayacağı da açıktır. Siyasi iradeler sandıkta ve arkasından mecliste hesaplaşırlar. Mahkemeler sadece adalet dağıtılan yerlerdir. Bize göre de öyle de kalmalıdırlar." diye konuştu.

Cihan