Türkikye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, “Türkiye’nin birçok şehrine, ilçesine gitmiş bir hukukçu olarak yurttaşlarımızın sandığa sahip çıkma konusunda çok heyecanlı ve istekli olduğunu görüyorum. Toplumun bu konuda da örgütlenerek seçim zamanlarında sandığa gözleriyle elleriyle yürekleriyle sahip çıkma zorunluluğu vardır” dedi.

Temiz Seçim Platformu üyeleri, Feyzioğlu’nu ziyaret etti. Feyzioğlu, burada yaptığı konuşmada, seçimlerin demokrasinin vazgeçilmezi olduğunu söyledi.

Demokrasinin seçimden ibaret olmadığına işaret eden Feyzioğlu, “Zaten bugün demokrasiye ilişkin yaşadığımız en temel sorunlar da demokrasiyi sandıktan sandığa bir araç olarak görmekten kaynaklanıyor. Tam bu noktada biz ‘Demokrasi bir yaşam biçimidir, sadece sandıkla sınırlı tutamazsınız’ deme noktasındayken, Temiz Seçim Platformu sandıkta da sorun olabileceğini gündeme taşıdı. Biz bunu önemsiyoruz” diye konuştu.

Bu noktadaki bütün tereddütlerin, açıklıkla, şeffaflıkla ortadan kaldırılması gerektiğini belirten Feyzioğlu, bunu ortadan kaldırmakla yükümlü makamın da öncelikle Yüksek Seçim Kurulu olduğunu vurguladı. Feyzioğlu, Yüksek Seçim Kurulunun yurttaşın zihnindeki seçimlere yönelik şaibe ihtimalini ortadan kaldırmak, gündemden çıkarmakla yükümlü bulunduğunu dile getirdi.

Türkiye’nin birçok şehrine, ilçesine gitmiş bir hukukçu olarak vatandaşın sandığa sahip çıkma konusunda çok heyecanlı ve istekli olduğunu gördüğünü anlatan Feyzioğlu, “Bazen sandığa sahip çıkma büyük teknolojilerle değil de son derece basit, basit olduğu için de dışarıdan müdahale imkanı asgariye düşürülmüş bildiğimiz yöntemlerle olabilir” değerlendirmesini yaptı.

Sandığın her yurttaşın, her siyasi partinin namusu olduğunu ifade eden Feyzioğlu, “Toplumun bu konuda da örgütlenerek seçim zamanlarında sandığa gözleriyle elleriyle yürekleriyle sahip çıkma zorunluluğu vardır” ifadesini kullandı.

Feyzioğlu, seçimlerden toplumun umudunu kesmesini çok tehlikeli bir gelişme olarak göreceğini belirterek, şunları kaydetti:

“Bu, demokrasiye de zarar vereceğinden en az şaibeler kadar endişe ederim. Çünkü seçmenimiz, yurtttaşımız önüne sandık konduğunda ülkenin yerel ve genel düzlemde yöneticilerini iradesiyle belirleyebildiğine inanırsa demokrasinin ABC’sinden söz edebiliriz. Buna inanmadığı takdirde ülkede çok ciddi sıkıntılar doğar. Şüpheyi gidermek, demokrasiyi işletmekle görevli iktidar ve muhalefet partilerine, demokrasinin vazgeçilmezi örgütlü toplum ve onun temsilcilerine düşüyor.”

-”Gündem saptırma”-

Feyzioğlu, “öğrenci evleri tartışmasının” sorulması üzerine, Türkiye’nin asıl gündemi başkayken bir anda yepyeni bir “cambaza bak” oyunuyla karşı karşıya kalındığını, bunun gündem saptırma olduğunu öne sürdü.

İçişleri Bakanı Muammer Güler’in konuyla ilgili açıklamasını eleştiren Feyzioğlu, evlere baskın talimatını verenlerin, uygulayanların, yasa önünde cezalarını çekene kadar konunun takipçisi olacaklarını bildirdi.

Isparta’da bir okul müdürünün kız öğrenci ve erkek öğrencilerin yemek saatlerini ayırdığını anlatan Feyzioğlu, “Bu durumu ‘yemekhane saatleri sıkışık oluyor, oturacak yer yok’ diye izah ediyorsa kimsenin aklıyla alay etmesinler” ifadesini kullandı.

Okul müdürü hakkında suç duyurusunda bulunduklarını söyleyen Feyzioğlu, konunun takipçisi olacaklarını belirtti.

Temiz Seçim Platformu adına konuşan eski Bakan Yaşar Okuyan ise seçimlerin demokrasinin namusu olduğunu kaydederek “Namuslu bir seçim de dürüst, şeffaf ve vatandaşın oyunun sandığa attığı şekilde sonuca yansımasıyla mümkündür” diye konuştu.

Türkiye’de demokrasinin en önemli sınavlarını önümüzdeki seçimlerde vereceğini ifade eden Okuyan, “Seçim sonrası tartışmaların bitmesini istiyoruz, tartışılan bir seçim sonucu Türkiye’ye ciddi sıkıntı yaratır” görüşünü paylaştı.

Konuyla ilgili hazırladıkları raporu Feyzioğlu’na sunan Okuyan, raporda, seçim öncesinde nüfus sayımı yapılması, seçimde parmak boyama işleminin yeniden uygulanması gibi önerilere de yer verdiklerini aktardı.

haberahval