Tüketici dernekleri temsilcileri ve hukukçular, son dönemde bazı avukatlık bürolarının kesinleşmemiş alacakların tahsili için telefon ve SMS yoluyla vatandaşı rahatsız edip hacizle tehdit ettiğini belirterek, bu durumun yasal olmadığını savundu. 

Son dönemde tüketicilere, yasal süreci devam eden veya tebliği yapılmamış borçlarına ilişkin bazı avukatlık bürolarından SMS gönderiliyor veya tüketiciler aranıyor. SMS'lerde vatandaşın belli bir miktarda borcu olduğu ve bunun ödenmemesi halinde yasal yollara başvurulacağı, tüketicinin icraya verileceği bildiriliyor.

Tüketiciler Derneği (TÜDER) Genel Başkanı Levent Küçük, AA muhabirine konuya ilişkin yaptığı açıklamada, son dönemde derneğe çok sayıda şikayet geldiğini kaydederek, özellikle telefon, elektrik, internet gibi aboneliklerden kaynaklanan borç-alacak ilişkilerinde, tüketiciler faturaya itiraz ettiğinde, şirketlerin fatura itirazı sonuçlanmadan alacaklarının tahsili için avukatlık bürolarına verdiğini söyledi.

Küçük, "Bazı avukatlık büroları, kesinleşmemiş alacakların tahsili için telefon ve SMS yoluyla tüketiciyi, vatandaşı rahatsız etmeye başladı. Özellikle haciz tehdidi ile tüketici korkutuluyor ve alacaklar tahsil edilmek isteniyor. Tüketicilerin, vatandaşların yaptığı itiraz ya da yaptıkları izahatlar kabul edilmeyerek, sadece alacağın tahsili için çaba gösteriyorlar." dedi.

Bazı avukatlık bürolarının adeta "tahsil bürosu" gibi çalıştığını vurgulayan Küçük, "Kurdukları telefon sistemi ile bir hukuk bürosundan çok, tahsil bürosu gibi çalışıyorlar. Yasaların kendilerine verdikleri hakları kötüye kullanıyorlar." diye konuştu.

"7 iş gününde itiraz edin"

Küçük, barolara ya da Türkiye Barolar Birliğine yapılan şikayetlerde, avukatlık büroları adına yapılan şikayetlerin kabul edilmeyerek, avukat isimleri istendiğine dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Ayrıca, şikayetin incelenmesi için belirli bir bedelin barolara ödenmesi isteniyor. Bu durum, avukatlık büroları hakkında, tüketicilerin şikayet ve başvuru yollarını olumsuz etkilemekte, tüketici mağduriyetlerini artırmaktadır. Avukatlık bürolarının çalışmalarının barolar ve Adalet Bakanlığı tarafından etkin bir şekilde denetlenmesi gerekmektedir. Ayrıca, tüketicilere, vatandaşlara, avukatlık bürolarını şikayet edebilme imkanı getirilerek, şikayetlerin incelenmesi için bir bedel ödenmesi uygulamasına son verilmelidir. Tüketicilerimiz, vatandaşlarımız kendilerine gönderilen ilamsız icra takibi yazılarına en geç 7 gün içinde, mutlaka itiraz etmelidir."

"Borcu olmayana bile mesaj gönderiyorlar"

Tüketici Başvuru Merkezi (TBM) Hukuk Komisyonu üyesi avukat Murat Emergen, "Bazı hukuk büroları ve avukatlar ve de avukat adı kullanarak tahsilat bürosu kuranlar hukuka aykırı şekilde vatandaşların huzur ve sükununu ihlal etmektedir. Bunu yaparken de yasaları ihlal etmekten, meslek etiğine aykırı davranmaktan hiç çekinmemektedirler." dedi.

 Bu avukatlık bürolarının özellikle de borçlulara gönderdikleri mesajlarda zaman zaman yanlış beyanlarda bulunabildiğini dile getiren Emergen, bu mesajların zaman zaman hiç borcu olmayanlara bile gönderilebildiğini vurguladı.

Emergen, "Avukat, borçlunun yaraına dahi olsa taciz edici mesajlar gönderemez. Türkiye Barolar Birliği, 31.01.2015 tarihli ilgili Disiplin Kurulu Kararı'nda, 'Barolar Birliği, borçlu yararına olduğu düşünülse dahi takip sonrasında yapılacak bütün yazışmaların İcra Müdürlüğü aracılığı ve karşı taraf vekili ile yapılması, uyarının taciz boyutlarına varmaması gerekir' düşüncesiyle taciz mesajı gönderen avukata disiplin cezası vermiştir." ifadelerini kullandı.

Avukatların, Avukatlık Kanunu 35/A ve ilgili hükümleri gereği dava veya icra takibi açmadan veya açıldıktan sonra uzlaşma yetkisi olfuğunu anlatan Emergen, "Ancak bu teklif metni ve talebi huzuru bozacak ve tehdit edecek derecede ve ısrarla telefonlar arayacak şekilde olamaz. Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmalı." değerlendirmesinde bulundu.

Emergen, avukatların mesleki etik ve meslek kurallarının hukuken sınırlarının çizildiğini ve avukatların bu kurallara uymak zorunda olduğunu vurguladı.

"Baroya şikayet edebilir, savcılığa suç suyurusunda bulunabilirsiniz"

Emergen, tüketicilere şu önerilerde bulundu:

"Israrla telefon edilmesi veya mesaj gönderilmesi durumunda mesaj gönderen avukatın bağlı bulunduğu baroya disiplin cezası alması için yazılı olarak şikayet edilebilir.

Vatandaşlarımız bunun yanı sıra Cumhuriyet Başsavcılıklarına TCK 123. maddesinde düzenlenen 'Kişilerin huzur ve sükunu bozma' suçu kapsamında suç duyurusunda bulunabilirler. Zira TCK 123'te de açıklandığı üzere 'Sırf huzur ve sükununu bozmak maksadıyla bir kimseye ısrarla telefon edilmesi, gürültü yapılması ya da aynı maksatla hukuka aykırı başka bir davranışta bulunulması halinde, mağdurun şikayeti üzerine faile üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir."

"Yoğun şikayetler geliyor"

Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Genel Başkanı Aziz Koçal, yıl sonu gelmesi nedeniyle avukatlardan borçlulara, taciz mesajları ve telefonlarında yoğunluk yaşanmaya başlandığını, tüketicilerden derneğe bu yönde yoğun şikayetler geldiğini söyledi.

Tüketicilere, haciz kararı çıkarıldığı, evde haciz uygulanmak ve mal kaldırmak üzere yetki alındığı, acilen verilen telefonun aranmasını talep eden mesajların uygunsuz olduğunu dile getiren Koçal, bu mesajların "taciz" olduğunu vurguladı.

Koçal, "Avukatlık mesleğine ve hukuka uymayan, avukatlık mesleğinin etik kurallarına aykırı olan yöntem ve şekillerle, vatandaşlarımızın huzur ve sükununu bozacak şekilde alacak tahsil edilmek istenmektedir. Bu mesajlar ya da aramalar vatandaşlarımızın huzurunu bozmaktadır." dedi.

"Bu uygulama yasa dışı"

Koçal, bu konularda uyarının bir kez vatandaşları bilgilendirmek için yapılabileceğini belirterek, devamlı atılan mesajların "taciz" niteliği taşıdığını söyledi.

"Vatandaşlarımız şunu iyi bilmeli; taahhüdü ihlal suçu icra memuru huzurunda icra tutanağına belli bir tarihte ödeyeceğine dair taahhütte bulunmuş ve o tarihte ödememiş ise geçerlidir." diyen Koçal, avukatların araması ile verilen ödeme tarihi taahhüdü ihlal suçu oluşturmadığını vurguladı.

Koçal, taahhütte bulunmadan ödemelerin yapılması gerektiğini kaydederek, sözlerini şöyle sonlandırdı:

"Borçluya bildirim, bilgilendirmek maksadıyla bir kez yapılır, sürekli mesaj göndermek telefonla aramak taciz niteliği taşımaktadır. Yasa dışı bir uygulamadır. Borç bildiriminde bulunan kurum ve kuruluşlar da tüketiciyi bilgilendirmek amaçlı bir kez bildirim yapabilirler ya da arayabilirler. Sürekli mesaj ve arama huzur ve sükûnu bozma suçudur. Mevzuatta; borçluyu telefonla tahsilata icbar ,alacaklıya veya alacaklı vekili avukata tanınmış bir yol değildir." (AA)